“Herkes birbiri ile bir şekilde bağlantılı, birbirleri hakkında hiçbir şey bilmeseler bile,
Fizik ötesi bir bağlantı da olsa,
ya da bu bağlantıdan şüphe etsek bile...”
İranlı ressam Ebrahim Mohammadian' ın Türkiye'deki ilk kişisel sergisinin temasını, sanatçının bu sözleri oluşturuyor. Yaklaşık 2 senedir İstanbul'da yaşayan Mohammadian özellikle geçen sene Mamut Art'ta dikkatleri üzerine çekti. Daha önce hiçbir yerde sergilenmemiş, sergiye adını veren 1,5 cm.'lik 195 adet portreyi izleyicisine sunuyor. Bu minik eserlerin yanı sıra sergide aynı temalı farklı boylarda çalışmalarını da görmek mümkün.
Ev Ve Ev, Kağıt üzerine Yağlıboya, 90.5 x 65.5 cm.
Single Rooms/ Tek Odalar adını verdiği sergisi Ebrahim'in, insan ilişkilerinden yola çıkarak ortaya çıkardığı bir seri çalışma. Eserlerde aynı zamanda köklü bir İran geleneği olan minyatür sanatının izlerini de görmek mümkün.
İnsanların birbirlerine olan etkilerini, birbirleri arasındaki bağı irdeleyen sanatçının bende yarattığı diğer etki de etrafımızdaki onlarca kontrollü / kontrolsüz bağa rağmen yaşamda aslında yalnız var olduğumuz hissiydi. Günlük hayatta bir şekilde iletişim halinde olduğumuz bir çok insan olmasına rağmen, aslında kendimizle kaldığımız zamanlarda tekizdir. Bu cismani bir teklik değil elbette, etrafımızda eşimiz, ailemiz, dostlarımız, iş arkadaşlarımız olsa dahi ve her biriyle aramızda gelişen farklı bağlar olsa da her bireyi birbirinden ayıran farklılıkların oluşturduğu bir yalnızlık. Ve bu görünen değil, ruhen ve zihnen oluşan bir yalnızlıktır. 195 adet birbirinden farklı olarak işlenmiş portre de bunun en güzel örneği aslında. Ebatlarının ufaklığına rağmen müthiş bir ayrıntıyla işlenmiş olan portrelerin her biri farklı bir his uyandırıyor kişide. Adeta her bir portre ruh bulmuş ve ruhları yüzlerindeki detaylara yansımış. Kimisine baktığınızda korkuyu, kimsinde telaşı, yalnızlığı, kötülüğü, mutluluğu ve hatta sonbaharı hissedebilirsiniz o minik yüzlerde.
2 x 1.5 cm. Kağıt Üzeri Yağlıboya
Ebrahim'i tanıma ve sohbet etme fırsatı buldukça, eserlerin bize dokunan her bir parçasının onun gözlemleri ve deneyimleri olduğunu gördüğümde ise ister istemez aklıma Oscar Wilde'ın Dorian Gray'in Portresi geliyor. Kitapta Hallward karakteri "Ressamın rengarenk tuval üzerinde gözler önüne serdiği kişi, modelden daha ziyade kendisidir. " der. Ebrahim'in portrelerinde deformasyon ağırlıklı olmakla birlikte, bu yüzlerin bir kısmında model aldığı gerçek karakterler var mıdır hiç sormadım. Ama tüm yüzlere Ebrahim'in kendisinden bir parça kattığını söyleyebilirim. Bu yüzdendir ki sergiyi izlediğiniz zaman teklik duygusu içinize işliyor.
*Bu yazı Ebrahim Mohammadian'ın 4 Eylül - 24 Ekim 2015 tarihindeki " Tek Odalar / Single Rooms" isimli sergisi için yazılmıştır.