1990’lı yıllardan bu yana müziğini başarılı bir şekilde Türkiye’de ve uluslararası platformlarda sevdiren müzisyen Mercan Dede işitsel sanatlardaki başarısını uzunca bir süredir görsel sanatlarda da sunuyor. Ekavart Gallery’de 2011’de açtığı ilk kişisel sergisi “Aşıklar Kabilesi’nin” ardından Borusan Müzik Evi’nde Carlito Dalceggio ile birlikte çalıştığı Revolution/Revalation sergisi ile altmış binden fazla sanatseverle buluştu. Yurtdışı sergilerinin yanı sıra, 2014 yılında Ekavart Gallery’de düzenlenen ikinci kişisel sergisi “Kadim Zaman Makinesi” ile büyük beğeni topladı.
Şimdi ise “Büyülü Çarklar” sergisi ile tekrar izleyicisi ile buluşuyor. Sergide yer alan 22 adet karışık teknik çalışma ile yine gönülleri ve ruhları fethediyor. Sanatçının müziğine yansıttığı tinselliği başarılı bir şekilde hatta izleyiciyi hipnoz edecek kadar başarılı bir şekilde resimlerinde de uyguladığı görülüyor. Mercan Dede’nin bu kez sorguladığı, üzerine düşündüğü konu ise; devinim ve dönüşüm kavramları ile bu kavramların yaşam ve insan üzerindeki etkileridir. Her biri tuval üzerine karışık teknik ile yapılmış resimler içerdikleri onlarca detaya rağmen kişinin o detaylarda hangi kültüre ait olursa olsun bir şeyler bulmasını sağlıyor. Çünkü sanatçı aslında yıllardır müziğinde yaptığı bir şeyi yine çok başarılı bir şekilde resminde de yapıyor ve Doğu ile Batı kültürünü ve bu kültürün yansımalarını her bir eserinde harmanlıyor. Farklı kültürler müthiş bir uyum içerisinde tek bir karede sırıtmadan yan yana durabildiği gibi izleyiciyi de iç huzura kavuşturuyor.
Mercan Dede, Büyülü Çarklar Sergisi'nden
Sergi ismini semazenlerin dönüşünden alıyor. Semazenlerin sol ayağına direk, sağ ayağına ise çark denir. Ve dönüş esnasında sol ayak her zaman sabittir, sağ ayak döner. Sağ taraf madde alemini sol taraf ise ruhun ve nefsin alemini temsil eder. Vücut sol ayak merkezde kalmak üzere 360 derece dönüp olduğu yere geldiğinde ise bir tur atmış olur ve buna çark atmak denir. Mercan Dede Sufizmden yola çıkarak ürettiği eserlerini, kendi geleneğinden kopmadan hatta bu geleneği Doğu ile Batı kültürünün yani tüm insanlığın birleştiği nokta olarak yansıtıyor. Resimlerde aynı anda hem oryantalist etkileri hem de Batı’nın yüce ve klasik değerlerini bir arada görmek mümkün. Aynı anda hem maddi dünyayı temsil eden ressam Boch’un Dünyevi Zevkler Bahçesi’nden bir kesiti hem de Hristiyan dininin ruh alemini temsil eden İsa ikonalarını büyük bir uyum içerisinde sunuyor. Bu da yaşadığımız dünyada olup bitenlerin, insanın içinde bir yerde hep birbiriyle kavga eden iki zıt duygunun somutlaşmış hali aslında. Mercan Dede bu zıt duyguların aslında birbirleri ile nasıl da uyumlu olabileceğini gösteriyor. Birbirine zarar vermeden, kırmadan, incitmeden. Sanki dünyaya ve insanlığa dair tüm dileklerini, dileklerimizi tablolarına yansıtmış gibi. Ve ekliyor sanatçı “kalbimizin çarptığı her an umut vardır”.
Mercan Dede “ Büyülü Çarklar” serisinde yer alan her bir eserde renk kullanımı, resime kattığı detaylar, dünyevi ve uhrevi alemi temsil eden semboller ile izleyicisini içsel bir arınmaya davet ediyor. Sergi 5 Kasım’a kadar Ekavart Gallery’de izlenebilir.
** Bu yazı ilk kez Bloomberg Businessweek Türkiye Dergisi'nde ( 16 - 22 Ekim 2016 sayısı ) yayınlanmıştır.
Comments